SIK SORULAN SORULAR
Jeneratör mekanik enerjiyi oluşturan kısım ve alternatör olmak üzere iki ana bölümden oluşur. Mekanik enerjiyi sağlayabilmek için ise dizel, benzinli ve doğal gazlı motorlar en yaygın şekilde tercihe edilen ürünlerdir. Bu ürünlere alternatif olarak rüzgar enerjisi, su veya buhar türbini kullanılabilir. Günümüzde en yaygın şekilde, manuel jeneratörler, dizel ve benzinli otomatik jeneratörler, kaynak jeneratörleri, trifaze jeneratörler ve monofaze jeneratörler kullanılmaktadır.
Standby çalışmada dokümanda tanımlanan yük değeri, değişken yük altında, ortalama %70 yük değerinde yıllık kullanımı tanımlar. Aşırı yükleme yapılamaz. Standby güç, prime gücün %10 fazlasıdır. Şebeke enerji altyapısının olduğu alanlarda yedek güç olarak kullanılır.
24 saatlik çalışma süresince dokümanda tanımlanan gücün %70’lik bir ortalama yük faktörü ile yıl içerisinde sınırsız saat kullanımıdır. Her 12 saatlik çalışmada değişken periyodlarda en fazla 1 saat süre ile aşırı yüklenebilir. Aşırı yükle sürekli 1 saat süre ile çalışmayı içermez.
Tanımlanan gücün tamamının (% 100’ ünü) sınırsız saat kullanımıdır. Tanımlanan gücün üzerinde aşırı yükleme yapılamaz. Şebeke enerjisinin olmadığı yerlerde kullanım içindir.
Jeneratörleri çeşitli kriterlere göre gruplandırmamız mümkün. Örneğin, kullanım alanı kullanılacak jeneratörün türünü belirler. Diğer taraftan üretilecek enerji miktarı da bir tür jeneratör çeşidi belirtecidir. İhtiyaç duyduğunuz kapasitede bir jeneratör tercih etmelisiniz. Akülü jeneratörler ise farklı bir grup olarak ele alınabilir. Diğerlerinden farklı olarak akü ile çalışan bir gruptan daha söz edebiliriz. Jeneratörlerin çalışma prensiplerine baktığımızda ise ipli jeneratörler ve marşlı jeneratörler olarak iki farklı seçenek ile karşılaşıyoruz.
Jeneratörlerin temel çalışma prensibi, mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürmek şeklindedir. Yanmalı motor, buharlı motor gibi çeşitli motor sistemleri bu dönüşümü sağlayabiliyor. Jeneratörler ise bu çalışma prensibi ile yedek bir enerji kaynağı olarak kullanılabiliyor. Şebeke elektriğinin kesildiği durumlarda, jeneratörler herhangi bir elektrikli cihaza enerji sağlamak üzere otomatik transfer anahtarı aracılığıyla çalışarak devreye giriyor. Üstelik kesintiyi sadece saniyeler içerisinde algılayabilen jeneratörler, sadece saniyeler içerisinde devreye girebiliyor. Bu da kesintisiz bir şekilde enerjinin kullanılabilmesi anlamına geliyor.Bu çalışma şekli, özellikle tıbbi cihazların kullanıldığı yerlerde, yangından korunma sistemlerinin olduğu alanlarda ve benzeri ihtiyaçlarda oldukça verimli olmaktadır. Bunların dışında ise ev ve çeşitli iş yerlerinde farklı özelliklere sahip jeneratörler kullanılabiliyor. Önemli olan ise amaca uygun doğru jeneratörün seçilmesidir. Bunun için jeneratör alırken dikkat edilmesi gerekenleri incelemeli, buna göre seçim yapmalısınız. Bu şekilde ideal cihazı seçebilir, maksimum verim elde edebilirsiniz. Enerji kaybı endişesi yaşamamak için doğru cihazın seçilmesi önemlidir.
Jeneratör alma sürecine, öncelikle ihtiyaçlarınızı belirleyerek başlamalısınız. Kullanım amacı bu sebeple oldukça önemli bir belirleyicidir. Bununla ilgili bir şekilde kullanım süresi de önemlidir. Kullanım amacınız, kullanım süresini de ortaya koyar. Siz de bu doğrultuda seçim yapmalısınız. Diğer taraftan Jeneratör çeşitlerinde de değindiğimiz üzere, yakıt türü önemli farklılıklardan biridir. Dolayısıyla jeneratör alırken dikkat edilmesi gerekenlerden biri de yakıt türü olacaktır. Pratik, hafif, portatif bir seçim yapmak isterseniz benzinli olan modelleri tercih edebilirsiniz. Bu detaylara odaklanmak, sizi maksimum verime ulaştıracak, tam performans almanızı sağlayacaktır.Kullanım amacınız, bir iş yerinde yüksek miktarda enerji üretmekse, Jeneratör alırken dikkat edilmesi gerekenler arasında 2 zamanlı ve 4 zamanlı çalışma prensibi de yer alacaktır. Hatta bu süreçte profesyonel yardım alabilir ve jeneratörün kullanılacağı alanda keşif yapılmasını talep edebilirsiniz.Son olarak jeneratör alırken dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili, ister evde kullanım söz konusu olsun, ister profesyonel kullanım hedeflensin, jeneratör özellikleri göz önünde bulundurulmalıdır. Ağırlığı, büyüklüğü, tank kapasitesi, enerji üretim gücü ve ses düzeyi, önemli ve önemsenmesi gereken özellikler olarak karşımıza çıkıyor. Jeneratörün konumlandırılacağı alanı göz önünde bulundurulurken, boyutlarının buna uygun olmasına dikkat edilmelidir. Ayrıca bu noktada hatırlatmakta fayda var ki, tamamen kapalı olan alanlar, jeneratör çalıştırmak için uygun kabul edilmiyor. Bu yüzden jeneratörün konumlandırılacağı nokta, özenle seçilmelidir. Ağırlığın önemi de burada ortaya çıkıyor. Çünkü yüksek ağırlığa sahip jeneratörleri yerinden hareket ettirmek ve açık alana taşımak pek mümkün olmayacaktır. Bu ayrıntıyı henüz jeneratör seçimi sürecinde göz önünde bulundurmanız gerekir. Hele de uzun mesafelerde taşınacak, araçla bir yerden başka bir yere taşınacaksa, ilk dikkat etmeniz gereken özelliklerden biri ağırlık olacaktır. Aksi halde sizin için işlevsiz bir ürün olur. Tüm bunlar jeneratör alırken dikkat edilmesi gerekenlerdir.
Dünyadaki yüksek güçlü dizel motor sıkıntısı ve aynı zamanda yüksek maliyetlere karşı gerekli çalışmaları yaparak müşterilerine büyük faydalar sağlayacak özel projeler geliştirmektedir. Çoklu jeneratör senkron sistemleri ile kullanıcı, hem yüksek maliyetlerden hem de tek jeneratöre bağımlı kalmaktan kurtulmaktadır. Konusunda uzman personelimiz, proje oluşturulmasını ve geliştirilmesini müşteri temsilcileri istekleri ve ihtiyaçları doğrultusunda yapmaktadır. Öncelikle gerekli jeneratör gücü ve adeti belirlenmekte, uygun senaryo seçilerek senkron sistem ona göre oluşturulmaktadır. Jeneratör Senkron Sistemleri kullanım amacına göre kesintisiz senkron, güç yedekli ve arıza yedekli senkron olmak üzere gruplara ayrılabilmektedir. Proje detaylarına göre şebeke enerjisine geri dönüşte ise kesintili yada kesintisiz (yumuşak geçiş) şeklinde ikiye ayrılabilmektedir..Senkron sistem kontrolü için oluşturulan kumanda panosu, bir jeneratör de ölçülen ve türetilen tüm değerleri içinde bulundurmaktadır. Kullanılan elektronik kontrol röleleri sayesinde jeneratördeki tüm koruma fonksiyonları ve detaylar ile standartlar göz önünde bulundurularak üretim yapılmaktadır.
1831'de Michael FARADAY, bir telin içinden geçen manyetik alan değiştiğinde, bu değişimin o tel üzerinde bir akım oluşmasına sebep olduğunu keşfetti. Bu tel eğer dışarıdan bir güç ile çevrilirse, bu çevirmeyi sağlayan enerji, elektrik enerjisine dönüştürülür. FARADAY’ ın bu icadını takip eden dönemlerde elle çalıştırılan basit jeneratör sistemleri geliştirildi ve bu sistem elektrik jeneratörlerinin esasını oluşturdu. 1892 yılında ise Nicola TESLA tarafından alternatif akım üreten alternatör geliştirildi. Alternatörler elektromanyetik endüksiyon prensibi ile çalışırlar. Elektromanyetik endüksiyon, bir telin içinden geçen manyetik alan değiştiğinde o tel üzerinde bir akım oluşmasına sebep olur. Bu tel eğer dışarıdan bir güç ile çevrilirse bu çevirmeyi sağlayan enerji (dönme kinetik enerjisi) elektrik enerjisine dönüştürülmüş olur. Dönme kinetik enerjisinin rotoru döndürmesiyle iletkenler etrafındaki manyetik alan değişir ve elektrik akımı üretilmiş olur. Rotorun manyetik alanı indüksiyonla aktarılacak bir akım ile elde edilebilir. Fırçasız alternatörler de alternatör, çalışma prensibine göre ana ve ikaz sistemi olarak ikiye ayrılabilir. Ana sistemin hareketli kısmı olan ana rotor devir sayısına göre değişen sayıda kutuplardan oluşur. Rotordaki ana kutuplar çevirici makine devrinde döndürülür. Kutuplarda manyetik akımın oluşması için doğru akım gereklidir. Ana kutuplara doğru akım ikaz sistemi tarafından verilir. İkaz sisteminin çalışma prensibi ana sistemle aynı olmakla beraber kutup ve sargılar ters çevrilmiştir. Yani, ikaz sisteminde kutuplar hareketsiz olan ikaz statoru üzerinde, sargılar ise dönen ikaz rotoru üzerinde bulunur. Ana statordaki bağımsız yardımcı sargılardan geçen akım voltaj regülâtöründe doğrultulanarak, ikaz statorundaki kutup sargılarına verilir. Kutuplardan çıkan manyetik akımı kesen ikaz rotoru üzerindeki bobinlerde üç faz alternatif akım oluşur. Alternatif akım, rotordaki döner köprü diyotlarda doğrultularak ana rotora (ana kutuplara) doğru akım olarak aktarılır. Fırçasız alternatörlere yük uygulandığında, voltaj düşümü önlemek ve voltajı istenilen seviyede tutmak için otomatik voltaj regülâtörü (AVR) kullanılır.
Dizel, kuvvetle sıkıştırılmış hava içine püskürtülen yakıtla çalışan içten yanmalı bir motor tipidir. Bu motor teknikte büyük güçlere ihtiyaç duyulması sebebiyle icat edilmiştir. Gelişmesinde Alman şirketlerinin büyük faydaları olmuştur. Kara taşımacılığında kullanılan ilk dizel motorlar 1922’den itibaren yapılmaya başlandı. Denizcilikte kullanılan dizellerin yapımları her ne kadar 1910’da başladıysa da gerçek anlamda küçük teknelerde kullanılabilen tipleri ancak 1929’dan itibaren yapılmaya başlandı. Bu tarihlerden itibaren kara taşıtlarında istenilen 40-50 beygir gücünde motorlar yapılmaya başlanmıştır. İkinci Dünya Savaşının başlarına kadar dizel motorları demiryolu taşımacılığında, traktörlerde, inşaat makinalarında, gemilerde, sanayinin çeşitli alanlarında güç kaynağı olarak kullanıldıysa da ufak güç isteyen yerlerde tercih yine benzin motorlarındaydı. Dizel motoru Alman mühendis ve mucit olan Rudolf Diesel icat etmiştir.
Diesel önce amonyak buharı kullanan bir motor icat etti fakat motor ilk çalıştırmada patladı ve bu neredeyse onu öldürüyordu. Aylarca hastanede yattı. 1887 yılında Gottlieb Daimler ve Karl Benz’in araba motorunu icat etmesinden hemen sonra Dizel Motorun icadı ile ilgili çalışmalarına başladı.Termodinamik ve yakıt verimliliği konularındaki kısıtlamalar üzerinde çalıştı. Örneğin buhar motorlarında enerjinin %85 – 90 ı boşa gidiyordu. Daha yüksek verimlilikle çalışacak carnot çevrimli bir motor dizayn etmek için çalışmaya başladı. 1893 yılında “Buhar motoru ve bugün bilinen yanmalı motorlar yerine, rasyonel bir termal motor tasarımı” ile ilgili bir teori yayınladı. Yayınladığı teori ile ilgili patent aldı. 1893 – 1897 yılları arasında, MAN AG Augsburg müdürü Heinrich von Buz, ona yeni motoru ile ilgili fikirlerini test etmek ve geliştirmek için bir fırsat verdi ve Rudolf Diesel ilk dizel motoru yapmayı başardı. Almanya, Amerika ve diğer ülkelerde yeni motoru ile ilgili patentlerini aldı ve Diesel Motor Üretim Şirketini kurdu. Dizel Motorun Çalışma Prensibi Dizel motoru içten yanmalıdır. Piston aşağı inerken, silindire hava dolar. Piston yukarı çıkınca bu hava sıkıştırılır. Sıkıştırma oranı benzininkilerden çok yüksek olup (1, 12 ile 1, 25 arası) mertebesinde olduğu için, havanın sıcaklığı 500°C’nin üstüne çıkar. Piston üst ölü noktaya yaklaşırken, silindire, üstteki bir enjektör memesinden yakıt püskürtülür. Yakıt sıkıştırma sonucu ısınmış olan havayla karışınca, kendiliğinden tutuşur. Mazot 80°C’den itibaren tutuşmaya başladığı için yangın tehlikesi benzininkine oranla daha azdır. Dizel motorların bitkisel yağlardan, tabiî gaz ve benzinlere kadar akla gelen her yakıta uygulanabilme özelliği vardır. Fakat dünyada en çok kullanılan, ham petrolden elde edilen mazottur.
1- Bağlantı Kutusu
2- Alternatör
3- Turbo Şarj
4- Egzoz Çıkışı
5- Kontrol Panosu
6- Kaldırma Mapası
7- Topraklama Noktası
8- Titreşim İzolatörleri
9- Şasi
10-Yakıt Tankı
11-Radyatör
12-Soğutma Fanı
13-Radyotör Kapağı
14-Dizel Motor
15-Hava Filtresi
Güvenli bir kurulum yapmak için Jeneratöre uygun yer seçmek kurulum işleminin en önemli bölümüdür. .Doğru ve eksiksiz bir kurulum yapmak için klavuzdaki ikazları dikkate almanız gerekmektedir. Ayrıca bilgi almak için Emsa Jeneratörü arayabilirsiniz. Jeneratör için bir montaj alanının seçimi sırasında aşağıdaki faktörler dikkate alınarak seçim yapılmalı ve gerekli uygulamalar yapılmalıdır.Yeterli Temiz Hava Emiş,
Yeterli Sıcak Hava Atış,
Uygun Egzoz Gazı Atışı
Teraziye Alınmış Beton Kaidenin Yapılması ya da Terazide Olan Beton Alanın Belirlenmesi,
Olumsuz Hava Koşullarından Korunma, (Güneş, Tipi Şeklinde Yağmur ve Kar Yağışı, v.b.)
Olumsuz Çevre Koşullarından Korunma, (Aşırı toz, Rutubet, Nem, v.b.)
Servis Hizmeti Sağlanabilmesi İçin Jeneratör Çevresinde Asgari 1 er mt. Genişliğinde Boşluk Bırakılması,
Jeneratörün Olası Montaj Alanından Çıkartılma İhtimaline İstinaden Giriş Kapısı Genişliğinin Tasarlanması.
Montaj alanında, zemin kaplaması, yağ akıntısı gibi durumlarda, kayma ve düşmeye bağlı iş kazalarına mahal vermeyecek türde seçilmelidir.
Kurulum açık alanda olacaksa jeneratör setini dış hava şartlarına karşı korunması gerekmekte, kabinli tip jeneratör kullanılması gerekmektedir
Jeneratörler toprak, bina, çelik konstrüksiyon, platform gibi zeminler üzerine yerleştirilebilir. Jeneratör setinin beton kaide üstüne oturtulması, en çok tercih edilen bir uygulamadır. Beton kaide,Jenertör setinin ağırlığına dayanacak şekilde tasarlanmış olmalıdır. Yükseklik 200-300 mm olmalıdır. Jeneratörün çevresinde 250mm. den daha geniş alan bırakılarması gereklidir. Daha fazla ayrıntı için bir uzmana danışınız. Jeneratör montaj zemininin, statik ağırlığında ve artı olarak motorun çalışmasından kaynaklanan her turlu dinamik kuvvete dayanmalıdır.Seçilen zemin alanında zaman zaman su birikintisi olma olasılığı varsa, Beton kaide yüksekliği riskin boyutuna göre yükseltilmelidir.
Motor ve alternatör ısı yayarak ortam sıcaklığının artmasına sebep olurlar. Sıcaklığın artması ise jeneratörün çalışmasını olumsuz yönde etkiler. Bu nedenle motor ve alternatörün soğuk tutulması için yeterli havalandırmanın sağlanması gerekir. Hava akışının Şekil 7 de görüldüğü gibi olması gerekir. Hava alternatör tarafından jeneratör odasına girmeli, motor üzerinden ve radyatör içerisinden geçerek çadır bezinden körük tipinde esnek bir branda yardımıyla odadan çıkmalıdır. Eğer sıcak havanın odanın dışına atılması için bir branda kullanılmaz ise fan, sıcak havayı jeneratör odasına yayarak soğutmanın etkinliğini azaltır.Radyatör sıcak hava atış kanalı veya bacasında keskin köşe yapılmasından kaçınılmalıdır (Şekil 8).Dışarı atılan havayı döndürmek için yönlendirici şekilde düzenleme yapılmalıdır (Şekil 7).SOĞUTMA VE HAVALANDIRMA İÇİN NELERE DİKKAT ETMEK GEREKİR
Odaya hava girişinin ve odadan hava çıkışının kolay olması için hava giriş ve çıkış pencerelerinin yeterince büyük olması gerekir. Kaba bir hesapla hava giriş ve çıkış pencereleri radyatör alanının en az 1.5 katı büyüklüğünde olmalıdır. Jeneratörün hava şartlarından etkilenmemesi için giriş ve çıkış pencerelerinin panjurları olmalıdır. Bu panjurlar sabit olabilir ancak soğuk iklimler için hareketli olması tercih edilmelidir. Jeneratör çalıştırılmadığında panjurlar kapatılabilir. Böylece ilk çalıştırma ve yüke vermeyi kolaylaştıran sıcak hava odada kalır. Otomatik kontrol sistemli bir jeneratör odasında eğer panjurlar hareketli ise bunlar otomatik olarak hareket ettirilebilir. Bu sayede motorun çalışmaya başlamasıyla birlikte panjurların hemen açılması ve motorun durmasıyla da panjurların kapanması sağlanabilir.
Motor egzoz sisteminin amacı, egzoz dumanını tehlike veya rahatsızlığa sebebiyet vermemesi için odanın dışına sevk etmek ve gürültüyü azaltmaktır. Motorun gürültü seviyesini azaltmak için uygun bir egzoz susturucusu egzoz borusuna takılmalıdır.UYARILAR
Motor egzoz gazının solunması tehlikelidir. Kapalı mahallerde bulunan bütün jeneratörlerin gazları, standartlara uygun şekilde sızdırmaz borularla odanın dışına atılmalıdır.
Sıcak egzoz susturucusu ve egzoz borusunu yanıcı maddelerden uzak tutunuz ve personelin emniyeti için muhafaza altına alınmasını sağlayınız.
Egzoz sistemi dizayn edilirken, geri basıncın, motor imalatçısının izin verdiği geri basınç değerini aşmamasına dikkat edilmelidir. Aşırı geri basınç motorun hasar görmesine neden olur. Geri basıncı azaltmak için egzoz boruları mümkün olduğunca kısa ve düz olmalıdır. Gerekli olan her dirsek, boru iç çapının en az 1.5 katı yarıçapında bir kavise sahip olmalıdır. Her 6 metre'de veya 3 dirsekte boru çapı 1 inch daha büyük boru kullanılması, egzoz geri basıncını düşürmek için uygun olacaktır.
Motor titreşiminin egzoz boru sistemine ve binaya iletilmesini önlemek için ve ısınmadan dolayı genleşme için egzoz manifoldu ve egzoz boru sistemi arasına esnek bir bağlantı kullanılmalıdır.
Egzoz borularının ağırlığı motor manifolduna ve turbo şarj çıkışına ağırlık olmaması için çevre yapılardan(özellikle tavandan) desteklenmelidir. Egzoz sisteminin ağırlığı binaya verilmelidir. Bu iş için gerdirme elemanı kullanılabilir.
Jeneratör odası içine yerleştirilmiş olan egzoz sisteminin parçaları gürültü seviyesini ve yayılan ısıyı azaltmak için izole edilmelidir. Susturucu ve egzoz boruları yanıcı maddelerden uzağa yerleştirilmelidir.
Açık olan egzoz çıkışına yağmur girişini önlemek için değişik uygulamalarda klape tipi karşıt ağırlıklı yağmur kapakları kullanılabilir.
Her jeneratörün kendine ait bir egzoz sistemi olmalıdır. Bir tek egzoz borusu kullanarak jeneratörlerin egzoz çıkışları birleştirilemez.
Egzoz malzemesi metal borudan olmalıdır.
Temiz ve iyi kalitede yakıt kullanmak, motor ömrünü uzatır ve güvenli bir çalışma sağlar. Motor kayıt filtreleri ve yakıt transfer pompası arasında ön filtrelerin kullanılması uygun olacaktır. Su ve çökelti süzgeçleri de transfer pompa hattına dahil edilmelidir. Yakıt bulunan yerlerde kıvılcım, alev oluşmasına ve sigara içilmesine asla izin verilmemelidir. Dizel motora yakıt beslemesi aşağıdaki şekillerde sağlanmış olabilir.1.Direkt olarak şasesinde bulunan yakıt tankından2.Şase dışında bulunan prizmatik veya silindirik harici yakıt tankındanDizel motor için en önemli hususlardan birisi temiz ve içinde su ve yabancı madde ihtiva etmeyen yakıtın kullanılmasıdır. Yakıtın içerisindeki pislik, yakıt enjeksiyon sisteminde hasarlara sebebiyet vermektedir. Yakıtın içindeki su ise yakıt donanımındaki bazı parçaların paslanmasına ve ya korozyona uğramasına sebebiyet vermektedir.
Zemine aktarılan vibrasyonu minimum seviyeye indirmek icin Jenerator setleri lastik sönümleyiciler ile donatılmıştır..Bu sönümleyiciler, motor/alternator ayağı ile şase arasında bir grup, şase ile zemin arasında olarak ise bir diğer grup şeklindedirler.Ayrıca, jeneratör setinin hava kanalı, egzoz tesisatı, yakıt tesisatı gibi bağlantı noktalarında esnek alanlar oluşturulmalıdır. Böylelikle ilk çalışma, çalışma ve stop etme süreçlerinde vibrasyona bağlı zararlar önlenmiş olacaktır.
Uzaktan da kontrol edilebilen, programlanabilen mikro işlemcili, tüm ölçüm değerlerini ve alarm mesajlarını izleyebilen ve koruma sağlayan jeneratör kontrol üniteleri kullanmaktadır. Kontrol sistemleri, jeneratör setinin çalıştırılması, durdurulması, çeşitli değerlerin izlenmesi, jeneratörün ve bağlı bulunduğu tesisin korunmasını sağlar. Kontrol sistemleri, programlanabilen parametreler yardımıyla değişen şartlarda esnek bir kullanım sağlar. GSM modem ile düzenli bir bilgi akışı ve arşivlenmesi sağlanmakta böylece tüketicilerin gereksiz servis masraflarını en aza indirgerken, diğer yandan olası sorunları henüz sorun oluşmadan çözebilme ikanı vermektedir.
Transfer panoları Jeneratörlerin, çıkış gücünü kontrol etmek ve güvenilir şekilde aktarmak için kullanılırlar. Otomatik devreye giren jeneratör setlerinin panolarında kontaktör, motorlu şalter, vs. kullanılır. Bu sistemlerde şalt elemanlarının kontrolü, jeneratör kontrol ünitesi tarafından ya da transfer panosu üstünde bulunacak otizm ünitesi tarafından yapılmalıdır. Manuel jeneratör setlerinde, güç çıkışında bulunan termik-manyetik devre kesici ile birlikte çıkış gücünü kontrol edebilmek için enversör şalterler kullanılır.
Jeneratörle birlikte gönderilen Bakım ve Kullanım Kitaplarında yer alan takvimlere uyulması gereklidir. Bununla birlikte çalışma sıklığı ve süresi, yük durumu, yağ-yakıt kalitesi, ortam sıcaklığı, kirli-tozlu ortam, vs. bir takım faktörler bakım ve kontrol sıklığını artırmanıza gerektirebilir. Bakım, kontrol ve aşınan malzemenin (motor yağı, filtreler, V kayış, antifriz, vs) zamanında değişiminden kullanıcı sorumludur. İlk 6 ay ya da ilk 50 çalışma saati sonunda (hangisi önce dolarsa), devamında her12 ay sonunda ya da her 150 çalışma saati sonunda (hangisi öce dolarsa) bakım takviminde belirtilen yetkili servis tarafından yapılması gerekli bakımlar uygulanmalıdır. . Ayrıca operatör tarafından günlük, yağ, yakıt, soğutma suyu seviyesi kontrolü ile beraber 15 günde bir kez jeneratör 10-15 dk kadar çalıştırılarak yaği yakıti su sızıntısı ve anormal vibrasyon kontrolleri yapılmalıdır. Jeneratörünüzle ilgili bakım ve kontrollerin güvenli, doğru ve ekonomik şekilde yapılması için Emsa bölge bayilerine ya da Emsa Çağrı Merkezine başvurabilirsiniz.
Jeneratör düşük yüklerde kullanılırsa motor ömrü kısalacağı gibi, ciddi hasarlar da gündeme gelebilir.
Özellikle büyük güçlerde bu daha da önemlidir.Standby jeneratörlerde izin verilen minimum yük toplam stand-by gücün %30'u’dur. Jeneratör, yüksüz veya düşük yükte çalıştırılırsaMotor aksamlarında aşındırıcı hasar
Yağlama yağının seyrelmesi neticesi yağlama kalitesinin düşmesi
Beyaz duman
Egzoz ve hava emiş sisteminde yağ kaçağı, sıvı akıntısı
Silindir kapaklarında veya egzoz manifoldunda karbon birikmesi gibi sorunlar ortaya çıkabilir.
Jeneratör setinin etiketinde çalıştırılabileceği kategori (Standby, Prime) belirtilmiştir. Bu çalışma koşullarının üzerinde kullanmak şu problemlere neden olacaktır:Motor ömrünün kısalması
Motorun aşırı ısınması
Motordaki aşınmaların artması
Alternatör sargılarının aşırı ısınması, izolasyon zafiyetlerinin oluşması
Yağlama yağının incelmesi ve yağ basıncının düşmesi
Jeneratör setinin 1 dakikadaki dönme sayısıdır. Genelde, motor ve alternatörler 50Hz için 1500 devir/dak. veya 3000 devir/dak., 60Hz için 1800 devir/dak. veya 3600 devir/dak. olarak üretilirler.
Jeneratörler, egzoz, motor gövdesi, fanlardan kaynaklı ses üretirler. Emsa ses izolasyon kabinleri maksimum ses kontrolünü sağlayarak optimum çözümü sağlamaktadır.
Jeneratörlerin yakıt sarfiyatı, yük durumuna bağlı olarak değişir.
Jeneratörler en az on beş günde bir kez operatörü tarafından 10 dakika yükte test çalışması yaptırılmalıdır. Uzun süre kullanılmayacak ise "Bakım ve Kullanım Kitabı"nda yer alan depolama işlemi, yetkili servis tarafından yapılmalıdır. Uzun süreli depolama işleminden sonra devreye alma işlemi de yetkili servis tarafından yapılmalıdır. Bu konu garanti kapsamını da ilgilendirmektedir.